13 Ağustos 2011 Cumartesi

Lügatçe - Mehmet Hanifi Sarıyıldız

Merdivene SÜLLÜM, kol altı BÖĞRÜM,
HORALI Sözlere SOR derler bizde, 
Yufkaya sarılan peynire durum, 
Yağlı çökeliğe LOR derler bizde.

Kıl keçiye DAVAR, oğlağa MECİK, 
Tavuk civcivi ve serçeye CÜCÜK, 
Ufacığa GÜCCÜK, kısaya GÜDÜK, 
Deli dolu ata TOR derler bizde.

Duvara oyulmuş rafa TAĞ derler, 
Bulgur aşı ile BORANI yerler, 
Çiğ köfte yanında ayran isterler, 
Ayaza sofrayı kur derler bizde.

İnişli yokuşlu yerlere BAYIR, 
Otlakta toplanan sürüye NAHIR, 
Bizde de söylenir çimene çayır, 
Bakımsız tarlaya BOR derler bizde

Çok iyiye OVV, güzel şeye PEH, 
Üzümün çürümüş olanına TEH, 
Kocamana ABOVV, birazcığa EHH, 
Gönlü yoksa yerim dar derler bizde.









Dam ucuna SUYUK, kediye PÜSÜK, 
İriye BÖSBÖYÜK, tepeye HÖYÜK, 
Ne yapak yerine NOTİYOK derik, 
Sara illetine ÇOR derler bizde.

Gömleğe de MİLTAN, paltoya KAPUT, 
Ceket ise SAHO, bez ise ÇAPUT, 
Gız evine giden koç, TOHUMGAVUT, 
Aşığı Bağdat'tan sor derler bizde.

Gunduraya POTİN, postala EDİK, 
Topça DEVEME, böceğe BOCUK, 
Yontulmamış cahil adama HÖDÜK, 
Semeri sırtına ver derler bizde

Anamın Başına bağladığı ŞEŞ, 
Eşgi ve tatlımsı meyvaya MAYHOŞ, 
Abdurrahman veya Apti'ye APIŞ, 
Zengini fakirden sor derler bizde.

Havluya MARHAMA, nâline HAPAP, 
Bazen toprak deriz bazense türap, 
Tımar edilmemiş bağ ise HARAP, 
Uçurumlara da YAR derler bizde.

Bir yerin en yüksek yerine DİNGİL, 
Omuzlarla başın arası ÇİNGİL, 
Yabani darının adıysa GİLGİL, 
Yarayı şevkatle sar derler bizde.

Geçen yıla BILDIR, sabaha GUŞLUK, 
Emretmeğe 'yumuş verme' diyorduk, 
Yıllarca hep böyle gonuşduk durduk, 
Haya ve edebe ar derler bizde.

Bacaya PUHARİ, mısıra darı, 
Genç kadına taze, yaşlıya garı, 
Herhal böyle derler aşaa yukarı, 
Düven(dükkan) deki rafa TAR derler bizde.

Yüzün yanı DULUK, çehreyse SUFAT, 
Çingeneye APTAL, takıya PUSAT, 
Alış veriş azsa işler çok KESAT, 
Rüyayı hayra yor derler bizde.

Cömert olmayana aman ne PAHIL, 
İhtiyara GOCA, gençlere CAHİL, 
Bilir, yaşta değil baştadır akıl, 
Akıl ermeyene sır derler bizde.

Odunun girilmiş parçası GAMGA, 
Yontulan gısımlar YONTMUK ve YONGA, 
Üzüm asmasının gövdesi OMCA, 
Dalın SERPENE'ye sar derler bizde.

Cevize GÖZ derik, sokağa GEDİK. 
Ve eriğe İNCAZ, kayısıya ERİK. 
Yavrusuna PALAZ kekliğe FERİK, 
Cennetten bir meyve, nar derler bizde.

Amca ise EMMİ, halaysa BİBİ, 
Gök boşansa derler 'delindi dibi', 
Gız anadan beller sofra sermeyi, 
TAHRANA'yı ince ser derler bizde.

Entariye fistan, kilota TUMAN, 
Maraş'lıdır özüm namım KAHRAMAN, 
Şiirde mahlasım ise DOSTOZAN, 
Daha nice laflar var derler bizde.

Mehmet Hanifi Sarıyıldız 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder